03 Şubat 2014

MÜNİRE

“Münire” güçlü ve güzel bir kadının en güvenilir sırdaşı şişesine sığdırdığı hikayeler…

“Münire” kadının Arap dünyasındaki yerinin sessizce sayfalara serpiştirilmesi, savaşın patlayan bombaların akıp giden hayat içerisinde sıradanlaşması...

Aslında basit bir aşk romanı gibi gözüken kitap, Münire’nin ailesi üzerinden pek çok farklı konuya değiniyor. Asker bir abi, gittikçe katılaşan aşırı dindar bir kardeş, modernleşen dünyada baskı altında büyüyen ama ne modern olabilen ne de geleneksel kalabilen bir diğer kardeş ve kaderci bir anne-baba ile aslında o coğrafyanın bir özeti gibi adeta. Bir gazetede köşe yazarlığı yapan, bolca okuyan ve kadın hakları için çalışan Münire, kafamızda yer alan Arap coğrafyasındaki kadın profiline pek uymasa da aslında baskı altında nasıl hayatların sindirildiğini yüzümüze vuruyor. Ve sonuçta ondan kahramanca çıkışlar beklesek de Münire’nin de sadece sevilmeye, güvenmeye ve aşka ihtiyaç duyan bir insan olduğunu kabulleniyoruz. O kendi hayallerinde yarattığı bir aşkın tuzağına düşmüş kadınlardan biri sadece.

“Münire” hüzünlü hikayelerin çimenlerin büyümesini sağladığına inanılan, hayatın bir hikayeler dizisi gibi yaşandığı, savaşın tüm hikayelerin arka fonunda yer aldığı, kadın ve erkek rollerinin çok farklı yazıldığı bir coğrafyanın hikayesi… İçinde farklı masallar barındıran bir bin bir gece masalı..


02.02.2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder