Abisine olan sevgisi, başka bir erkeği sevmesine engel olan
bir kadın.. Ne anne babası ile yaşadığı evde ne karısı ile yaşadığı evde huzur
bulabilen bir adam.. Birbirine arkadaşlık edip geçmişi yad ediyorlar. Ancak hiç
tanımadıkları bir insana içlerini açarken bile tam olarak dürüst olamıyorlar..
Belki de sıkılmaktan bile sıkıldıkları bu hayatı biraz olsun dinlenecek hale getirebilmek
içindir.. Belki de yazar haklıdır; "hamurunda aşk yoksa bir insanın,
nafile." ve aşksız bir hayat belki de ilginç olamıyordur.
Kitabı bir çırpıda bitirip arka kapağı da okuyorum. Pek çoklarının
aksine bu sefer arka kapağı da beğeniyorum. Kitabın sonunda onu da okumanızı
tavsiye edeceğim, gözden kaçmış birkaç detayı hatırlatıp rafa kaldırılmadan
önce kitabın üzerinizde bıraktığı etkiyi pekiştirebilir..
Bu kadar akıcı ve iyi bulduğum kitapta beni rahatsız eden
tek şey sağdaki sayfaların ve soldaki sayfaların farklı günlüklere ait oluşu..
Sadece sağdaki sayfaları okursanız kadının, sadece soldakileri okursanız baştan
sona erkeğin günlüğünü okumuş oluyorsunuz. Ancak aynı gün için diğerinin
yazdıklarını okumak isterseniz kitapta geriye dönmeniz gerekiyor. Ama bu bile
ilginç bir ayrıntı olarak değerlendirilebilir.
11.08.2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder